Şamanın İlk Hayatı
Yula, tunç çağı zamanında, Çapşin obasının baş şamanı olan büyükannesinin halefidir. Bir gün obasına yapılan baskından kaçarken, çok sevdiği kardeşi gibi gördüğü Balca`nın ihanetine uğrar. Bu ihanetin intikamını almak için inandığı tanrılara yalvardığında kendisine bir anlaşma karşılığında bir şans daha verilir ve ölümün eşiğinden döner ama gözlerini günümüzde Maya olarak açar.
Maya günümüzde yaşayan ve Yula`nın reenkarnasyonu olan bir doktordur. Sevdiği adam ve en yakın arkadaşının ihanetine uğradığında artık mesleğine odaklanamaz ve işine ara verip ezoterik spiritüel alanlara merak salar ve kurslara katılır. Bir gün yoga kursuna giderken bir trafik kazası geçirir ve gözlerini açtığında kendini Yula olarak tunç çağında bulur.
Herkesin kendi yerlerine dönmesi için Yula ve Maya`nın ilk hayatlarında yaptığı anlaşmanın bedelini ödemesi gereklidir.
|
MUHAFIZ
"Rüyalarda gizlenen gerçek, zamanı geldiği için ortaya çıktı. Hayatın bugünden itibaren değişiyor. Yolun tuzaklarla dolu olsa da hala sana ait. Sonunu değiştirmek senin elinde." Misiza derin bir nefes alarak konuşmasını sürdürdü.
"Hayatın on üç gün içinde sona eriyor. Yüce Miryus, sana ve arkadaşlarına bir şans verdi. İstersen Kayreus geçidini geçtiğinde ölümsüz bir hayat sizi bekliyor olacak."
"Ne geçidi?"
"Dünya ile Gilyra Diyarı arasında kalan, milyonlarca yıl önce, dört elementin gücü ile mühürlenen, Haruv Halkının Dünya`ya ulaşması için önündeki tek engel Kayreus Geçididir. Biz de o geçidin koruyucularıyız."
"Peki, geçitten geçmek istemezsem ne olacak?"
"Eğer kararın bu olursa Dünya`dan ayrılma zamanın geldiğinde hayatın son bulacak. Yüce Miryus`un verdiği görevi kabul etmediğiniz için ruhun, on iki arkadaşının ruhu ile beraber sonsuza kadar arafta kalacak. Ne ölülerin ne de dirilerin dünyasına ait olacaksınız."
|
Av Çizgisi
Allak bullak bir gelecekte yolları kesişen iki düşman asker ve birbirlerine öğretecek çok şeyleri var. Peki siz bu geleceği keşfetmeye hazır mısınız?
|
KARANLIK
İnsan durur mu hiç? İnsanın sevdiklerini elinden almadan. Eğer aklınla hareket edersen doğru insansın. Ama etmezsen o zaman gerçekten insansın.
Kılıç darbesiyle yere yığılan bedene baktı kral. Yağan yağmurla birlikte akan kan etrafa yayılıyordu. Kral hiç olmadığı kadar düşünceliydi. Her şey tek tek gözünün önünden geçti. Kraliçe ettiği teklifi kabul etmemişti, o ise anlık öfkeyle ona hiç beklemediği anda indirmişti darbeyi. Ağlama sesiyle daldığı düşüncelerden sıyrıldığında yüzleştiği gerçekle bir kez daha parçalandı kalbi. Annesinin başında yere çökmüş uyandırmaya çalışıyordu. "Anne uyan." Bir yandan eliyle göz yaşlarını silmeye çalışıyordu küçük çocuk. Yağan yağmur onun göz yaşlarınıda alıp toprağa karıştırıyordu. Kral kandan temizlenmek üzere olan kılıcına bakıp yere attı. Pişman olsa da artık her şey için çok geç olduğunun farkındaydı. Ağlayan çocuğun yanına eğilip elini onun omuzuna koydu. Çocuk bu ani dokunuşla hızla ayağa kalktı ve annesinin katiliyle karşı karşıya geldi. "Annemi sen öldürdün!" Öfkeli bakışları adamın kırılan kalbini daha da parçaladığında sesini çıkarmadı. "Sen biliyor musun?" Krala daha çok yaklaştı. "Çocukların her laneti gerçekleşirmiş." Hıçkırıklarının arasından devam etti. "Lanet olsun ki tüm soyundan gelen benim gibi annesiz kalsın." Kral çocuğun kollarından tutup onu sarstı. "Sen ne diyorsun çocuk?" Kralın sorusunu yanıtlamadan hızla onu itip annesinin başına oturdu. Fakat çocuğun bilmediği bir şey daha vardı. Eğer bir çocuk lanet ederse o lanet ona da bulaşırdı. Çağlayan yağmur devam etti. Kral durdu, küçük kız çocuğu ise annesinin başında çaresizce ağlamaya devam etti...
|
Derfia
Dağların ardında bir dünya...
Sonu gelmeyen esaretin hüküm sürdüğü... Kurtarılmayı bekleyen bir ülke; Derfia
Dört çocuk hayatları, öğrendikleri büyük bir sırla değişir... Onların hayatları artık eskisi gibi olmayacaktı... Önlerinde bir seçenek vardı: Ya kabul edecekler yada edeceklerdi... En önemlisi de çocuklar, kehaneti başarabilecekler miydi? Yoksa yenilgilerini kabul mu edeceklerdi?
Dört çocuk DERFİA ülkesini kurtarabilecek miydi?
|
Anemoia
O an üzüntümden utandım annem için üzülürken bunları hissetmem normal miydi? Bunun için utanç duymalı mıydım? Aşkım ile üzüntüm çelişirken hala gözlerini gözlerimden çekmedi....
Anemoia: bilinmeyen bir zamana olan özlem demekti tıpkı benim hissettiğim gibi....
|
KAYIP KRALLIĞIN VARİSİ
"Hayatta kalma arzusu iki ucuda keskin bir kılıçtır."
Büyük bir trajedi meydana gelmiş ve ona adıyla seslenmenin bile tanrıya büyük bir hakaret olacağını düşünen insanların karşısına bir kraliçe olarak çıkmıştı.
Ve o günden sonra halkın istediği tek şey onun öldüğünü görme arzusu olmuştu.
Aynı kaderi arkasında kimsesiz bırakacağı bu kız çocuğuna da yaşatmak istemiyordu. Zaten bu savaştan sonra geriye kalan herhangi birinin onu bulduğu an yaşatmayacağına da emindi.
Dünyadaki tek onyx ruhu ve var olan gücü de kendisiyle birlikte yaşadığı bu topraklarda yok olup gidecekti.
Tıpkı yıllarca halkının da istediği gibi.
Keskin rüzgar kadının saçlarını geriye doğru savurduğunda kendilerini bekleyen sona ulaşmak üzereyken gözlerini sıkı sıkı yumdu ve kucağındaki kızı göğsüne doğru çekerek etrafındaki uğultunun izin verdiği ölçüde kulağına fısıldadı.
"Seni seviyorum Valeria, gökyüzü şahidim olsun ki baban da bende durmuş kaplerimize rağmen seni sevmeye sonsuza dek devam edeceğiz. Her zaman güçlü ol... ve ne olursa olsun hayatta kal."
|
Mucizelere İnanır Mısın?
Kadın çok sevdi, sadece sevdi. Tesadüfe inandı sadece, mucizeye inanmıyordu.
Savaş karşısında mucizeye asla inanmayan bir kadın buldu. Aslında yaşadıklarının tümü mucizeydi belki de.
Mucize istemek nedir ki? Mucize istemek kelebeğin öleceğini bile bile Yaradan`dan belki bir gün daha umut etmesi değil mi? Peki onların kelebeği yaşayacak mı?
|
Ejderha İmparator
Geçmişte yaşadığı şeyleri tekrar tekrar yaşamamak adına sürekli güçlenmek için çalıştı ve çalışmaya devam ediyor.
Sonunda güçlenmek için doğru yeri bularak olabileceği en güçlü hale gelecek ve bu yolda yoluna çıkacak olan her şeyi ve herkesi yok ederek yoluna devam edecek.
Ejder Soykıran, bütün tanrıları geride bırakmaya geliyor.
|
MAHBER (TAMAMLANDI)
Saltanat mı galip gelecek sevda mı? Taht için tutuşan prensese kim derman olabilirdi ki? Bir başka ülkenin şehzadesi elinden tutsa hangisi galip gelirdi? Entrikanın hatta savaşın içinde kalmış insanlar ne yapabilirdi hayatta kalmaktan başka? Tahta mı yürüyeceklerdi, yoksa bu taht birilerinin sonu mu olacaktı?
Mehpare Hatun`un yolu Mirzaoğulları ile kesişir. Uğruna canını verebileceği tahtını ardında bırakıp gitmek zorunda kalır lakin taht onun için vazgeçilmezdir. İki hanedan evladı olan, iki mühür taşıyan bu prenses artık üçüncü bir mühürle de birleşmiş olur. Bir yandan saray entrikalarıyla uğraşırken bir yandan da varisi olduğu tahtı uğruna bir şeyler yapmaya çalışır. Peki sevda bu işin neresindedir?
Taht, aşk, entrika, savaş... Kendinizi tarihsel kurgunun içinde bulacaksınız. Okuduğunuz satırlarda gerçek tarihten izler görebilirsiniz.
25.01.2021/ 17.03.2023♡
|
🌕Ayçiçeği🌕|~|Oropher
"Ben şarkılara konu olmak değil şarkı söylemek istiyorum nana."
Orta Dünya`da birinci çağda henüz elfler yeni farkına varmışken kendilerinin ve taparlarken yarı tanrı suretlerine maiaların, Oropher denen genç ve yağız bir ellon vardı. Ne var ki babasına karşı öfke doluydu annesinin kollarındayken Valinor`da. Nitekim yazdönümü akşamı kesilince ışık kaynağı ve çalınınca silmariller aklındaki intikam fırsatı ayağına gelecekti.
|
FİLİSTİNLİ MÜCAHİDE
Kudüs bizim için neyi ifade eder? Kudüs bizim neyimizdir? Kudüs ilk kıblemiz olduğu için mi değerlidir yoksa isra ve miraç mucizesine şahit olduğundan mı kutsaldır? Kudüs neden bütün insanların meselesidir, neden müslümanlar fazlasıyla benimsemiştir Kudüs`ü? Kudüs`te yaşanılan dram bitmek bilmiyordu tüm insanlığın gözleri önünde kadim bir millet katlediliyordu. Diğer ülkeler ise seyrediyordu bu trajediyi. Kudüs aşkıyla yanan bir genç kızın hikayesiydi bu. Şehadetle sulanan yollarda kurtuluşa giden bir yoldu bu.
|
Amber
"Sen tahtta değilken makamın ve ailen güvende kraliçe. Ama sen değilsin. Kafandaki bu karışıklıkta bir mum ışığı olmaya çalışabilirim."
Ana elementler arasında konuşulan ana element olmasa da güçleri tehlikeli olup krallıkları yıkabilecek bir element grubu olan Amber grubunun kraliçesi Kraliçe Catherine krallığına bir saldırı düzenlenince onu kurtaran yeşil pelerinli bir hanım görür.
|
Katelia Varisi
Yıllardır huzur ve barış içinde yaşayan Katelia ,Drazotis ve Sisronia krallıkları. Sebepsiz ve ani saldırılarla savaşın eşiğinde bir araya geldiler. Katelia Krallığının prensesi Krallığı için kaderinden mi vazgeçecekti yoksa kaderi krallıkta çoktan yazılmış mıydı.
|
Aşk-ı Mülhem
Tür: Askerî Aksiyon, Dram, Gerilim
Özel Kuvvetler Timi
Kurt Pençesi, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin en seçkin, en ölümcül ve en yetenekli askerlerinden oluşan 8 kişilik bir özel kuvvetler timidir.
Her biri birbirinden farklı yeteneklere sahip bu askerler, sınır ötesi gizli operasyonlardan, terör örgütlerine yönelik nokta operasyonlara kadar her türlü kritik görevi üstlenir.
Bu timin üyeleri, sert eğitimlerden geçmiş ve yıllarca birbirinden zorlu görevlerde bulunmuş profesyonellerdir.
Aralarındaki bağ sadece silah arkadaşlığı değil, kan kardeşliği kadar güçlüdür. Ancak bu timin içinde gözlerden saklanan, derin bir bağ daha vardır: Aşk.
Tim komutanı Yüzbaşı Kuzey Tan Barutoğlu ve keskin nişancı Üsteğmen Gülru Demir, yıllardır inkar ettikleri ve savaşın ortasında filizlenen bir aşkla birbirlerine bağlıdırlar.
Ancak, zorlu görevlerin ve ölümün gölgesinde, duygularını her zaman geri planda tutmak zorundadırlar.
|
taht kavgası
öldürülmeye çalışılıp saraydan kaçmak zorunda kalan genç bir veliaht yıllar sonra en yakın arkadaşı ve genç bir büyücü olan Lenora ile intikam planları yaparak saraya geri döner
|
SİYAH KUVARS
Kapıyı açmamla burnuma dolan koku ile günün gerginliği gitmişti çünkü bedeninde lavanta tarlası taşıyan kadını büyük yatağında yatıyordu . Hayır yatağı değil , yataklarıydı onu tanıdığından beri benim kelimesi bizim olmuştu . Buda ona büyük bir haz veriyordu daha fazla kapının eşiğinde durmak yerine kokunun sahibine gitti . Karanlık odanın içerisine normalden büyük camlar sayesinde ayın şavkı daha çok giriyordu . Oda bundan dolayı gece için bir aydınlatma istemiyordu . Birkaç büyük adımda mavi saten örtülü yatakta yatan kadınına ulaştı . Uzun gece karası saçlarının bazıları yüzüne gelmişti . Büyük elini kaldırıp , saç tellerini pamuk beyazı olan teninden nazikçe çekti . İşte tutulduğu kadının yüzü ortaya çıkmıştı . Kehribarlarının koyulaştığını hissediyordu . Onu izlerken hep böyle olurdu çünkü karşısında ki kadın onun tüm yaşamını oluşturuyordu . Ondan öncesi ölüm kokuyordu . Şimdi ise yaşam ev sahipliği yapıyordu . O var olduğu için yaşıyordu . Şimdi onun düşmanı olanların eceli olacaktı .
Yaşattıkları her saniyenin acısını bir can verecekti .
|
HARVEY VADİSİ
Harvey Diyarında her şey bir sır gibi.
Geçmiş savaşın altında yatan sırlar bir bir ortaya çıkıyor. Ve gelecek savaşın sonunun nasıl biteceği ise Prenses Alin`in elinde. Kraliçenin ortadan yok olmasıyla birlikte her şey alt üst olur. Bu büyülü diyarda güçleri dahi olmayan Prenses aşkın,sırların ve savaşın arasında sıkışıp kalır. Kapılar aralanıyor ve karanlık içeri sızıyor.
Peki bu savaşın kazananı kim olacak?
Aşk mı?
İhanet mi?
İyilik mi?
Yoksa kötülük mü?
Büyücülerin, cadıların, canavarların ve perilerin olduğu bu diyarın kapıları size açıldı...
|
ACI
Acı ne demek bazıları için bir bıçak veya kurşun yarası yada herhangi bir fiziksel acı. Hepsinin bir tedavisi vardır. Peki ya ruhun acı çektiğinde bir tedavi yöntemi var mıydı yada iyileştirir miydi?
Karşınızda iki yol var. Biri acı çekmek bir diğeri ise acı vermek olsaydı birini seçme hakkı verilseydi.
ACI ÇEKMEK Mİ? YOKSA ACI VERMEK Mİ? gideceğiniz yol karşınızda peki siz hangi yolu tercih edeceksiniz...
....
Hayatlarının en acı dönemlerini yaşatan insanlardan intikam almak isteyen, kendi adaletlerini sağlamak için beraber yaşamayı göze alan sekiz kişi.
Çocukluklarının katillerinden intikam almaya gelen, geçmişine küskün sekiz çocuk ruhlu insan.
Ne denirdi can yakan insanlara zalim, vicdansız, acımasız. Onlara Acı olmaya geliyorlar. Kural şu
"ACIMA ACIT!" Acırsan acıtırlar bundan dolayı acıma acıt...
"Kitabı beğeneceğinizi umuyorum. Şimdiden okuyan herkese teşşekür ederim..."
|
KIŞ SAVAŞI
Türkiye`nin yetiştirdiği ajanlardan biri olan Nisa, vahşete son verip savaşı durdurmaya yardım etmek için beşinci ajan olarak Rusya`ya gönderilir. Fakat Rusya`ya gittiğinde hiç beklemediği sürprizlerle karşılaşır.
|
EJDERHA VARİSİ VE GENÇ SÜVARİLERİ
"Kanatları sana özgürlük, ateşleri yoluna aydınlık, bedenleri sana sonsuz güç versin."
EJDERHA VARİSİ VE GENÇ SÜVARİLERİ
|
EJDERHA KANI: Taht Destanı
Tanrı tarafından sadece ejderha kanına sahip olanların yönetebileceği evrende yıllar önce gerçekleşen ihanet nedeniyle taht bu kanı taşımayan gapsçıların eline geçer. Bundan sonra tahtı gerçekten hak ettiğini düşünen, intikam için savaşan kişiler ortaya çıkar. Bu tahtın gerçek sahibi sadece onu hak edenlerin olacaktır...
|
Kahramanlara İnanır Mısın¿
18 genç düşün. Birinden farklı yetenekleri olan 18 geçen. Ama normal yetenekler değil. zihin okumak, hayvanlarla konuşmak, yenilmezlik vesaire. Bu gençlerin Yok olmanın eşiğindeki adalet için savaştığını düşün. Adalet savaşçıları... Bir araba tüm hayatınızı değiştirebilir mi? bir insan bir korkuya aşık olabilir mi? Cennette nefrete yer var mı? Ölüm engellenebilir mi? Tüm sorularına bu 18 gencin cevap vermesini ister misin? Bu Kahramanlarla savaşmaya hazır mısın? peki sen? sen Kahramanlara İnanır Mısın¿
|
ÖLÜ KRALLIK:
Hilafların Zamanı
Ve gün doğdu.
Güneşin Wrald diyarında doğmasıyla sessizliğe bürünen diyar dansına kaldığı yerden devam etti. Kuşlar şarkı söyledi,rüzgar eşlik etti,ağaçlarsa sakince dinledi. Yunus balıkları, sirenler güneşi selamlamak için kilometrelerce yüzdü. İnsanlar yüzlerindeki gülümsemeyle bu görsel şölene saygı duyup ayak uydurdu.
Wrald diyarı`nın bir tarafı ahenkle dans etmek için uyanmışken, bir tarafı karanlığı selamlayıp Aydede masallarıyla uyuya kaldı.
Herkes mutluydu,krallıklar sınırlarını koruyor ve halkını düşünüyordu.Ta ki ilgalar, krallıkların boyunduruğu altında yaşamaktan sıkılarak kendi krallığını kurmaya karar verip büyük savaşı başlatana kadar.
Tüm düzen alt üst oldu. Diyardaki renkler soldu,güneş bir daha kendini göstermedi,gökyüzü gri rengini kendine meskeneyledi maviye sırttını döndü. Diyardaki insanlar,hayvanlar vahşileşti. Ağaçlar kurudu,kuşlar dönmemek üzere göç etti. Nehirlerden su yerine kan aktı. Affı olmayan büyük günahlar işlendi. Bir baba bir gün önce sevip öptüğü kızını kendi elleriyle öldürürken, diğer tarafta çoçukluk arkadaşı olan iki gençten sarışın olanı arkadaşının boynunu keserek son oyunlarının oynanmasına neden oldu.Toprak üstündeki kanı istemedi kurudukca kurudu.
Tanrılar diyarlarındaki huzurun bozulmasına sinirlendi. Büyük bir tufanla savaşan herkesi yok ettiler. Artık diyarda ki 10 krallıktan sadece 5 krallık hayattaydı ve onlarında bildiği tek şey artık hiç birşeyin eskisi gibi olmayacağıydı çünkü tanrılar sevgiyle baktıkları bu diyarın toprağına artık nefret ekmişlerdi.
|
Zamanın Sessiz Savaşçıları
Gelecekte, dünya büyük bir çevre felaketi ve küresel savaşlar sonucu harap olmuştur. Devletler yıkılmış, yerlerini güçlü ve acımasız şirketler almıştır. Bu şirketler kalan insanlığı baskı altında tutarken, direniş umutları yeşerten cesur ruhlar hala vardır... Sadece ölmeyi bekleyen ve hayattan umudunu kesmiş genç bir kız olan Ava, eski bir dostu sayesinde içinde bulunan gücü yavaş yavaş keşfeder ve bir grup direnişçiye katılır. Artık tüm insanlığın kaderi ona bağlıdır...
|
Fenyx:ankanın Dönüşü
Yalnızlıkla harmanlanmış hayatında, hep güçlü durmak zoruna kalan, düşerse kaldıracak kimsesi olmayan bin yıllık bir ruhun hikayesi...
Evrenin parlayan son ışığının hikayesi...
Uyuyan ruhun uyanma zamanı...
Bedenini kabul etme ve koruması gereken diyara sahip çıkma zamanı...
Tüm evrendeki en güzel, en büyülü diyarı Meyusterix` in son kalan safkan koruyucusu olan Myra` nın kendini arayış yolculuğuna eşlik etmeye hazır mısınız?
Kendini keşfetmek ve yeniden yaratmak için zorlu yollardan geçerek kim olduğunu, bin yıllık saklı olan en büyük sırrın ortaya çıkmasına... Kurtarması gereken diyar için girdiği savaşlarda neleri feda edeceğine karar vermesine eşlik etmeye hazır mısınız?
...
-Yolunuzu mu kaybettiniz Leydim?
+Evet.
Derince bir iç çektim "O yolu nasıl bulacağım Ena?"
-Ait olarak...
Anlamsız gözlerle ona baktım, kaşlarımı çatarak...
+Anlamıyorum. Kendimi bulamıyorum...
Gözlerimi önce gökyüzüne... Tatlı bir kıkırtı duyunca da yavaşça Ruhsal varlığıma çevirdim.
-Ah leydim! Sen bir Fenyx` sin. Küllerinden yeniden doğmalı, hayatını sen yaratmalısın. Çünkü hayat, kendini bulmakla ilgili değildir. Kendini yaratmakla ilgilidir. Hazır ol leydim...
Her şeye rağmen yaşamak için, savaşmak için hazır ol..
Kendini bulmayı, aramayı bırakmalısın. Kendini yeniden yarat Myra.. Çünkü hayat böyledir kendini aramaya kalkarsan kaybolursun.. İçindeki o vahşeti uyandırdın..
+Vahşet mi ne vahşeti Ena.. Ben vahşeti yok etmek için savaşıyorum. Halkıma umut olmak için.."
-Biliyorum. Ama sende şunu bilmelisin. Umut vahşetin ta kendisidir!!
|
0% |