ELMA AĞACI Melike öz |
ELMA AĞACI
Alara küçükken yaşadığı olaylar yüzünden konuşma yetisini kaybetmiş bir gen kız zor yaşamından onu alıp çeken genç adam Sinan Ateş Güner ünlü mafya, iki zıt karakter bakalım hikaye sizleri bekliyor bu yolda sizle benimle misiniz ?
|
KIZIL HAVARİ: Kızıl Alev'in Esintisi
Kızıl Havari: Kızıl Alev’in Doğuşu ve Yaratılışın Sırları
“Kızıl Alev, tüm varoluşun başlangıcında yanan ilk ışık. Yaratılışın sırrı, ona biat edenlerin dilinde şekil buluyor.”
Bu epik anlatı, mistik bir dünyanın derinliklerine inen, yaratılışın en eski köklerine dair bir öykü sunuyor. Kızıl Alev’e adanmışların yolculuğu, evrenin karanlık köşelerinde şekillenen suretler, tanrıların ve tanrıçaların ötesinde bir varoluş mücadelesi.
"Kızıl Havari", antik ritüeller, kehanetler ve kutsal kitaplar aracılığıyla evrenin sırlarını çözmeye çalışan adanmışların destansı hikâyesini anlatıyor. Kan Kırmızı Ay’ın binlerce doğuşuyla şekillenen bu evren, kaderin ilmek ilmek örüldüğü ve sonsuzluğa doğru uzanan bir döngünün kapılarını aralıyor.
Yaratılışın sırlarını çözmeye hazır mısınız? "Kızıl Havari", sizi evrenin derinliklerinde bilinmeyenin ötesine taşımaya davet ediyor.
|
Gölge(Bu kitabın tamamlanmış hali Wattpad'de mevcuttur. Yakında basılacak)
İntikam neydi? Soğuk yenen bir yemek mi? Unutmak mı? Peki ya affetmek? Saye`ye göre sadece bir oyundu. Ama sonu ölümden bile daha tehlikeli bir oyun, belki de bir kumar. İkiz kardeşine yapılan zorbalıkların intikamını almak için and içen Saye, kardeşinin gölgesi olup tüm yapılanların bedellerini ödetebilecek miydi? Peki bu intikamı alırken insanlığından vazgeçecek kadar kendinden vazgeçebilir miydi?
Lütfen beğenip, yorum yapmayı unutmayınız :)
.
.
.
Koltukta oturmuş bir ayna misali kendisini izliyordu sanki.
Ona bakarken aynaya bakmış gibi hissediyor, bende dışarıdan böyle mi gözüküyorum diye merak ediyordu. Sarı saçlarını örmeye çalışan, boncuk gözlerine rimel süren kardeşini uzun uzun izledi. Her bir kirpiğine dokundurduğu rimelin fırçasını tutuşunu izledi. Kesinlikle dışarıdan böyle gözükmediğine emin oldu. Kardeşi çok daha nazik, sevecen, yardımsever ve insan canlısı bir kızdı. Kendisi ise biraz daha soğuk, aykırı ve insanlar tarafından sevilmeyendi.
Peki kendisine dış görünüş olarak neredeyse birebir benzeyen bu kız nasıl oluyordu da dışarıdan bu kadar farklı gözükebilirdi?
|
Sonata Asticus
Kız sonunda hapsedildiği delikten çıkabilmiş, ama şimdi de kendisini tanımadığı bir kadının ellerinin altında bulmuştu. Yıllardır esaret altında kalmış ve dış dünyadan habersiz bu genç kız, özgürlüğüne kavuşmak ve babasını tekrar bulmak için elindeki bu tek şansa sımsıkı sarılmaktan başka hiçbir şey yapamazdı.
|
LAKAYT
Yalnızdı o , yalnız sevendi, yalnız yaşayandı.
Duygularını belli ettmez zaafları yüzünden tekrar yok edilmek ten korktuğu için.
O öfkeli, zorlu disiplinli bir asker .
Buzdu o soguk sisli .
Gecmisiydi onu bir kalıp buz kütlesi yapan .
Gecmisiydi onu sevgiye muhtaç yapıp sevgiden nefret ettiren.
Gecmisiydi onu tum duygulardan nefret ettiren.
Kimse anlamadı nasıl biri oldugunu .
Oda anlamadı nasıl biri olduğunu bir türlü çözemedi.
İcten ice kucuk bir kiz çocuğu olsasa ,korksasa belli ettmedi .
Hayat onu soguk sert duygudan yoksun biri yaptı.
Acaba icinden çıkamadığı o buz kütlesini eritecek bir ates olacak mı?
Onu tum benliği ile sarip sarmalayacak mı?...
|
Sahte Veliaht
Krallığın son varisi öldüğünde kralın tek çaresi vardı. Düşmanlarını veliaht ilan etmek. Ya da yeni bir çare bulacaktı. Krallığı kendi kanından olmayan birine devretmek.
Ben Esrigün. Felaketin kendisi veyahutta felaketleri peşinden sürükleyen…
|
SANRI SAVAŞÇISI
Kendini kaybettiğin nokta önemli.
Kaybettiğin yerde savaşı kazan.
Herkesi su gibi boğ, ateş gibi yak, hava gibi nefessiz bırak ve kazan.
Kendinle olan sanrı savaşını kazanamacaksin.
Ejder kanından gelen, Taht senindi, hep senin, her zaman senin olacak.
Tahtından indir düşmanlarını.
Ruhlarını uyandır.
|
Koyu Gözlüm
İki yaralı birbirini bulup, yaralarını sardı... Yeni dertlere karşı derman oldular birbirlerine, sonra ne mi oldu? mutlu olmalarına izin vermediler, rahat bırakmadılar onları...
Aileleri baskı yaptı. Erkeğin sevdiği bir ilişki yürürdü. Sarp`ın yaptığı tam olarak buydu... ilişkilerine sahip çıkmak...
Ahu ailesini geride bırakıcaktı...bırakması gerekirdi...
Destek olmadılar, sonunda kader aile kavramını yerle bir etti...
Bütün sırlar ortaya çıktığında, ortada el ele olayları izleyen çift ise Sarp ve Ahu`ydu...
Ahu`nun sorunu aileyken Sarp`ın sorunu yalnızlıktı...
sorunlar biterdi elbet, peki ya aşk?...
|
Vex / taekook
Kim Taehyung gittiği genelevde, kendisini izleyen Jeon Jungkook ile tanışır. Ve kimyalarıyla dünyayı bir alev dansına dönüştürürler.
#bdsm ve #satanizm içerir. Yaşınız 18`den büyükse okuyunuz.
|
Tacın Efsanesi
Savaş tanrısının tacı için yeni bir çağrı yapılmıştır, bu çağrı modern Dünya`da yaşayan insanlara bilmedikleri bir Dünya`nın kapılarını açacaktır
|
KORKUNÇ GÜZEL
(Hikaye +18 ögeler içerir!) Doğuşundan batışına kadar, Sırma Akçalı`nın trajik ve ürkütücü hikayesi.
"Azap vicdana dönüşüp boğaza kuru bir leke gibi oturunca birileri ağlayabilmek için vicdanını boğmak zorunda kalır. Birileri kendi kötülüğünden utanırken bile ruhunun yalan fısıldadığını duyar. Ve pişmanlıklara ağlamak için aslında onları inkar etmekten başka çare kalmadığı böyle öğrenilir. Loş ışıklı bir ayna önünde belirir, oldun der. `İnsan olmak işte bu.`"
|
Yaralar Senfonisi
Kemanın eşsiz senfonisi her darbede yaraları bir bıçak gibi deşti. Bedenlerinde tek bir kan damlası dahi bırakmadı. Keman darbeleri şiddetlendi tiz acı bir çığlık gibi salonda yankılandı. Kan kırmızısına boyanan perdeler usulca kapandı. Gösteri sona erdi...
YARALAR SENFONİSİNE HOŞ GELDİNİZ!
Burada asıl gösteri perdeler kapandığında başlar.
Oyuna hazır mısınız?
|
YANLIŞ ZAMAN
Kendimi kaybettiğimi hissediyorum. Çok derin bir boşluktayım sanki… Her yer bembeyaz ama göz gözü göremeyecek kadar da simsiyah.
Nasıl bir şey bilir misiniz?
Hiç gibi.
Yaşamak ile ölüm arasında ince bir çizgi gibi. Çizgiyi geçersem ölürüm. Geçmezsem yaşadığımı hissetmem.
Bir insan ölmeden yaşadığını hissedebilir miydi?
…
Büyük bir salondaydı herkes. Güvenip, güvenmediğim tüm soy isimler buradaydı. Olacaklardan habersiz oturuyorlardı. Birazdan her şey açığa çıkacaktı. Herkesin yüzündeki maske düşecekti.
Peki hain kimdi? Yıllardır aradığım ama bulamadığım o hain kimdi?
İşte 10 dakika sonra onu öğrenecektim.
Peki doğru bir zaman mıydı?
Bilmiyordum…
|
Melekleri̇̇n Katli̇̇ami
Melekler, evrenin en güçlü yaratıkları... Bembeyaz kanatlarından akan asaletin karşısında durabilecek tek bir ırk bile yoktu. Hayatlarını Dünya`nın huzuruna ve barışına adamışlar, dengeyi korumak için yaşıyorlar ve gerekirse bu uğurda savaşıyorlardı.
Binlerce yıl bu böyle devam etti...
Ta ki bin yıl önce Meleklere kendi içlerinden biri ihanet edene kadar...
Herlewing ritüeli sırasında, etraflarına ördükleri koruma kalkanı delindiğinde her şey için çok geçti...
O gece tüm melekler, cadılar tarafından acımasızca katledildi...
Biri hariç...
Bin yıllık bir mahkûmiyet...
Bin yıllık acı...
Bin yıllık bir direniş...
Bin yıllık vazgeçiş...
Ve o geri döndüğünde artık sadece bir melek değildi...
***
"Gücünle aranda tek bir engel var Selene... O güç seni yok etmeden önce aşman gereken tek bir engel var. Ve sen bunun ne olduğunu çok iyi biliyorsun. Les Pyllmons şehrine git, Logan Acy Stark`ı bul. O engeli aşana kadar cadılardan seni koruyabilecek tek kişi o."
|
NEFHA
Her insanın yaşamında, birbirinden farklı renklerde dokunmuş hikayeler bulunur. Toprak ve Mila`nın hikayesi de, gizemle örülü, tutkulu bir serüvenin başlangıcıdır. İki farklı dünyanın kesişim noktasında, duyguların ve sırların birbirine karıştığı bu hikaye, aşkın ve geçmişin karmaşıklığını keşfetmeye davet ediyor.
Toprak Kılıç, güçlü bir işadamının gölgesinde büyüyen, gizemli geçmişiyle örülü bir adamdır. Mila Çevik ise, hukukun adaletini savunan bir avukattır. İki farklı dünya, birbirlerine çekildikçe, geçmişte saklı kalmış gerçekler ve duygusal çatışmalar gün yüzüne çıkar.
Bu hikaye, aşkın ve güvenin sınırlarını zorlayarak, derin duygusal çatışmaların ve trajik sırların ortaya çıkışını anlatıyor. Toprak ve Mila, kendi iç dünyalarındaki fırtınalarla başa çıkmaya çalışırken, birbirlerine destek olma yolunda ilerlerler.
Siz okuyucuları, Toprak ve Mila`nın arasındaki karmaşık bağın içine davet ediyorum. Bu hikaye, aşkın, acının ve keşiflerin hikayesi olacak. İki farklı karakterin, birbirlerine dokundukça hayatlarının ne şekilde değiştiğini gözlemleyeceksiniz.
|
PATRONA -İntikamın Doğuşu-
Adalet, yüzlerce yıl geçmişin aksine, artık piramidin üstündekiler için dönen bir çarktı. Çoğu zaman adaletin yerini bulmadığını zaten biliyordu. Ama hiç adaletsizliğe uğramamıştı.
Edilen tehditlere boyun eğip susanlar, korkularından yaşadıkları haksızlıkları görmezden gelenler, benim onlarla uğraşmaya gücüm yetmez deyip pes edenler. Yanlış kararlar, yeniden görülen davalar, sonuçsuz kalan suçlamalar...
`Adalet geç de olsa mutlaka gelir` diye düşündü ömrü boyunca. Ama Kayalık Cinayeti Soruşturması sonunda olanlar, adaletin; güç, para ve şöhretin gölgesinde kaldığını öğretti ona acımasızca.
O günden sonra mavi olan gözleri zalimliğinden koyuldu. Karşısındakine bir hiç gibi bakan, intikam için her şeyi yapacak kararlılıkta olan ve insani duyguların zerresini barındırmayan lacivert gözlere sahipti artık.
Adalet o duruşma günü, faillerini herkesin tanıdığı kişiler tarafından katledilmişti. Adalet o gün, gücü elinde barındıranlar tarafından darağacına asılmıştı...
Artık adaleti kendi sağlayacaktı. Artık adaletin patronu o olacaktı.
[Kurgu tamamiyle şahsıma aittir. Alıntı yapılıp kaynak belirtilmemesi ve çalınması durumlarında hukuki süreç başlatılacaktır.]
|
Mülhemdeki Gölge
Tenime değen iğneler bir bir verdiğim sözleri göğsüme kazırken, içimde tarifsiz bir burukluk vardı. Aklımdan hiç çıkmayan sorular zihnimin içinde bir zehir gibi yayılıyordu.Uzun kirpiklerin, gül dudakların.. Dudaklarının hemen sol üstüne yerleşmiş küçük ben, Ölmek istediğim mezarlık, nabzının attığı yer. Saçlarının arasına karışmış deniz dalgaları.. İki gözüm, göğsüme kazıdım seni. Yaşanmamışları unutmamak için çizdim bütün zerreni. Yasla başını göğsüme, saç tellerin dağılsın kalbimin üzerine. Nabzın nabzıma değsin.
|
OKYANUSA SIĞINAN KUŞ
ALPHAN ALEN ÇAKIR & ALİNA FALAY
Kurgu Oluşturma Tarihi: 02.03.2020
KitapPad Yayın Tarihi: 20.08.2024
|
ZODİAC KATİLİ
Bu kitapta 1970`li yıllarda faaliyet gösteren Zodiac Katili hakkında detaylı araştırma yaptım ve edindiğim bilgileri sizlere sundum . bu katil asla yakalanamamıştır ve günümüzde bile hala kesin olarak kim olduğu bilinememektedir
|
KATİLİN İZİNDE
Bir katilin aşk hikayesi
|
GÖREV ADI: Çirkin Ördek Yavrusu (+18)
Dikkat! Bu gizli bir kayıttır. Görevliler dışındaki kişilerin izlemesi yasaktır!
Bu görev için siz seçildiniz Yüzbaşı Deniz ULUGÖK. Takımınızı kurarak göreve başlayabilirsiniz. Eğer görevi reddediyorsanız bu dosyayı üzerinde yazılı olan adrese geri gönderiniz.
Dünyayı saran bir ilaç, eski arkadaşları tekrar buluşturmuştu. Daha kimin tarafından ortaya konduğunu bilmedikleri bu ilacın peşine düşerek kendilerini cehenneme geri göndermişlerdi.
Peki ya kendi duyguları?
Belki de ilk başta çözmeleri gereken mesele buydu.
*Günümüz dünyasından farklı bir şekilde işlenmiştir. Tamamı ile askeri bir kurgu sayılmaz.*
|
Kayıp Ruhlar Çetelesi
Ağzımdan boğuk bir inilti çıktı. "Sana teslim olacağımı sanıyorsan, çok uzun bir süre beklemen gerek. Bu da senin pek işine yaramaz. Öyle değil mi?" Dedim nefes nefese
İğrenç bir şekilde sırıttı "seni sonsuza kadar bile beklerim güzelim. Ama gerek yok, sen başından beri bana teslimsin zaten."
O gün gerçekten bir psikopatla tanıştığımın farkına vardım. Onun sınırları yoktu. Kalbi taştan, ruhu şeytanın küllerinden yapılmaydı. O kötüydü, gaddardı, uyanıktı. Ama asla benim kadar kurnaz değildi. Benim zihnimde onun emirleri geçersizdi. Kuklası değildim ve olmayacaktım da. Oyun, ben istediğimde başlayacaktı ve ben ne zaman istersem o zaman bitecekti. Şimdi, hazırsanız oyunu başlatıyorum.
071221
|
Ölüler Diyarı Kralı
O tüm ihtişamıyla kalbimi tamamıyla ele geçiren cehennem,
Ben ise her şeyden habersiz onu büyüleyen vazgeçilmez cennet.
Aldığımız alevin ortasında ya yanıp kül olacaktık ya da o alevin ta kendisi. Peki ya ikimiz de çıkışı olmayan bir kuyuya sürükleniyorsak? Ya her şey kirli zihinlerimizin bize bir oyunuysa?
Cevabını öğrenmeye hazır mısınız?
Özet
25 yaşındaki Adal Bulut sıradan bir psikologdur. Çalıştığı hastanede işleri bozulma aşamasıdayken karşısına gizemli bir hasta çıkar, Kahra Aksoy. Büyük bir teklif ve bu teklifin karşılığında istediği garip anlaşmasıyla gelir. Büyük teklifi reddetmek istemeyen Adal, anlaşmayı kabul eder ve o günden sonra tüm hayatı akıl almaz bir şekilde değişir.
090919
|
İnfial
"Tek bir yasak var ölemezsiniz! O zaman başlıyoruz .Görev 1..."
----
Hızlı hızlı adımlarken kulağımda onun sesini duydum. Ölümcül bir saklambaçtı bu. O saydı ben nefes nefese tamamladım.
Bir
Ruhum kir
İki
Kayboldu seninki
Üç
Onu bulmak güç
Dört
Bütün günahları ört.
Beş
Seçtin onu eş
Altı
Gözlerimi kapattı
Yedi
Bekledi
Sekiz
Geçmişten eskiz
Dokuz
Artık sıkılmaya başlıyoruz
On
Son
Bağlantı kesildi. Bu sefer gelen ses arkadaşımındı.
"Sana tek başına gitmemeni söyledim. Budalalık bu!"
"Çok geç!"
Hızlı adımlarım karşımdaki kişiyi görmemle durdu.
"Onu buldum!" Şaşkınlıkla dudaklarımdan firar eden kelimeler boğazımda düğümlenmişti.
"Ne!" Birkaç saniyelik sessizlikten sonra endişeli bir ses tekrar kulağımı tırmaladı.
"O burada..."
"...çıkın ikinizde hemen oradan çıkın çabuk!"
Sırılsıklam olmuş halimi umursamadım. Kulağımda bana bağıran arkadaşımın sesi artık çok uzaktan geliyordu. Yavaş yavaş ona yürürken ayaklarım beni zar zor tutuyordu. O da bana benimkinden daha hızlı adımlarla yaklaşmaya başladı. Aramızdaki sadece bir mesafe değildi yıllardı acıydı...
Tam ortada buluşup göz göze geldiğimizde dudaklarından bir kelime döküldü lakin tam o sırada kaderin cilvesi olsa gerek büyük bir şimşek çaktı. Kelimesi fısıltıya dönüştü. Dudaklarını okuyamadım. Yağmur sesimizi bastıracak derecede yağıyordu. Ona ne dediğini soracakken gözlerimin önünde bir perde belirmişti. Başım döndü, dengemi sağlayamadım. Görüş alanım bulanıklaşmıştı. Bana neler olduğunu anlayamıyordum. Onun bakışları mı değişti? Çok bulanıktı ayırt edemiyorum fakat bu gördüğüm korku mu? Sırtımda bir sızı hissediyorum bedenim beni tutmuyordu yere düşerken beni tutan parmakları hissettim. Birlikte mi düştük? Sanırım bilincimi kaybediyorum. Ona sormam gerek ne demişti?
|
YILANIN YAVRUSU
O gece bir söz verdim.
Ve ben, nâm-ı diğer Yılanın Yavrusu, yıllar önce söndürdüğünüz o ateşi tekrar yakmaya geldim...
•Kitap tamamen şahsıma aittir ve tüm hakları saklıdır.
|
ÖLÜ RUHLAR DÖNGÜSÜ
Beş ırk, beş farklı hayat...
.
.
.
Yer Altının Sürüngenleri, Ormanın Sonsuz Koruyucu Perileri, Deniz Suyuna Hakim Sirenler ve Ateşin Evlatları İblisler. Bu ırklardan ayrılıp Işık Tanrısı`nın bir gün onları affedeceğine inandıkları ve kendilerine Tarafsız diye adlandırmayı seçen son ırk.
.
.
.
Ama bilmedikleri bir şey vardı ki, asıl düşmanları kendileriydi.
.
.
.
Ta ki tüm evrenin gerçek düşmanı olan aşkın, bütün ırkları mahvedecek kadar büyük bir etkisi altına girene kadar...
|
Avcı: Ölüme Davet
Ben acımasız bir katildim, zamanında acımasızca darp edildim. Artık kurt büyüdü avlar belli yerleri belli. Daha ne!? Hadi. Kurdun ininden çıkma vakti geldi.
......
Bir travma ve ardındaki acı gerçekler
Yaşanan travmanın bir ruhta sebep olduğu yaralar. Bu ruha sahip olan genç bir adam...
Sesizce toplum içerisinde gezen bir katil... Kana olan ihtiyacı her gün biraz daha artar ve bu onun daha fazla cinayet işlemesine neden olur. Küçük kumarlar oynayarak kimliğini gizli tutmaya çalışır.
Zamansız bir sevgi seline tutulan genç ve güzel bir doktor. Belkide o kumarın ta kendisi...
|
Buz Yanığı
"SENİN DERDİN NE?" diyerek bağırdım karşımda beni sinir eden adama, ağlamamak için kendimle mücadele veriyordum. Ama nafile bir mücadele olmuştu. Çünkü, gözyaşlarım yine bana ihanet ederek, yanaklarımdan aşağıya süzülüyordu.
Arkası dönük olan Melih, bir hışımla bana döndü ve "Ne dedin tekrarlasana" dedi. Sağ dudağı yukarıya doğru kıvrılmış, ela gözlerinde küçümseyici bir bakış vardı.
"Senin derdin ne?dedim." dişlerimin arasından. aslında avaz avaz bağırmak istiyordum, ama sadece sinirden dişlerimi sıkmakla yetinmek zorunda kaldım. " Ben senin kölen değilim... Bana emirler yağdırıp durma. " Oldukça öfkeliydim ve ağzımdan çıkanı kulaklarımın duymasını isteyecek hiç değildim.
Melih, hızlı adımlarla aramızdaki mesafeyi kapattı. "Ahu, hep unutuyorsun... Ben sana istediğim gibi davranırım." Ela gözleri, en koyu rengini almış tehlikeliyim diye bas bas bağırıyordu.
"Davranamazsın" dedim. Cılız ve kısık bir sesle, cevap vermedi. Gözleriyle, gözlerimi işgal etmeye devam etti. Arkasını dönüp çıkışa doğru ilerledi.
Nereden geldiğini bilmediğim bir cesaretle;
"ASLA SENİN İÇİN GÜLMEYECEĞİM! YÜZÜMDE ASLA SANA AİT BİR GÜLÜMSEME OLMAYACAK!" diyerek haykırdım.Melih, olduğu yerde bir süre durdu. Bir anda bana dönüp, ateş saçan ela gözlerini, kahve gözlerime dikti.
"Ben, bencil bir adamım Ahu. Benim için asla gülmeyecek bir kadının... Gözyaşlarını bile istiyorum." Ölüm kokan bir ses tonuyla
"GÖZYAŞLARI BİLE SADECE BANA AİT OLSUN İSTİYORUM."
|
0% |