Telefonumdaki Yabancı
Önemli:
Kitabın her bölümünde o bölüme özel şarkılar olacaktır, ilerleyen bölümler için de dinlemek istediğiniz ve bence şu şarkıda güzel olabilir dediğiniz şarkılarınız var ise yorum olarak bırakabilirsiniz teşekkürler🤗
Kısaca:
Linda 21 yaşında oldukça güzel ve başarılı bir üniversite öğrencisidir. 1 yıl öncesinde arkadaşlarıyla birlikte düzenlediği okul partisinde travmatik bir olay yaşar. Bu travmatik olay onu ve yaşantısını tamamen değiştirecektir. Kaybettiği koca 1 yılı geri almak için bilinmeyen adamla birlikte heyecanlı bir maceraya atılarak bu sır perdesini aralayacaktır ve gerçekler onun sandığından çok daha farklı çıkacaktır. Peki Linda bu bilinmeyen adamı bulabilecek midir?
|
Tacın Efsanesi
Savaş tanrısının tacı için yeni bir çağrı yapılmıştır, bu çağrı modern Dünya`da yaşayan insanlara bilmedikleri bir Dünya`nın kapılarını açacaktır
|
Rakı ve Şarap (+18)
O rakı gibi bir adamdı ben ise şarap gibi bir kadındım. Ve rakı gibi bir adama şarap gibi bir kadın yakışırdı.
🍷
Dudakları hafifçe yanlara kıvrılarak bana tatminkar bir bakış atarken arka tarafta duran içki bölümüne ilerlemiş ve sol tarafta duran şaraplardan birini almıştı. Hemen yan rafta duran bardakların içinden aldığı kadehe şarabı koyarak kadehi önüme iktirdiğinde kaşları çatma sırası bana gelmişti. Gözlerini bana dikmiş adama bakarak beni duyması için biraz yüksek sesle konuştum.
"Ben şarap sevmem." Kurduğum cümleden sonra tek kaşını kaldıran barmen, tezgaha biraz yaslanarak yüzünü yüzüme yaklaştırdığında yutkunmadan edemedim. Elini uzatarak tezgahın altından çıkardığı rakı bardağı dikkatimi çekerken şaşırmadan edemedim. Daha önce bir barda rakı içen kimseyi görmemiştim.Elindeki rakı bardağını önümde içi şarap dolu kadehe vurarak dudaklarına götürürken tek bir cümle kurmuştu.
"Şarap gibi kadınlara şarap içmek yakışır." Gülümsedim ve o gözlerimin içine bakarak rakısından bir yudum alırken cevap verdim.
"Rakı gibi adamlara rakı içmenin yakıştığı gibi mi?" Öylece bana bakmaya başladığında bu sefer tezgaha doğru eğilen ben olmuştum. Şimdi rakı kokan nefesi yüzüme vuracak kadar yakındı yüzlerimiz.
"Ben bir de şöyle bir rivayet duydum barmen bey, ne kadar doğru bilmem ama. Demişler ki; rakı gibi adamlara şarap gibi kadınlar yakışırmış. Söyle bakalım var mı bu cümlenin aslı astarı."
"Cümle güzelmiş şarap, ama cevabı bende yok."
|
AHSEN | YARITEXTİNG
*Yarı Texting*
*Yetişkin İçerik*
EX: Kılığına kıyafetine dikkat et
EX: burası askeriye podyum değil
EX: Askerlerimin dikkatini dağıtıyorsun
Siz: ?
|
UMAY - SESSİZ ÇIĞLIK
*Gerçek Ailem Kurgusu*
*Yetişkin İçerik*
sanki herşey yeterince zor ve karmaşık değilmiş gibi her geçen gün daha fazlası çıkıyordu ortaya
her ortaya çıkan gerçekle daha fazla karanlığına gömülüyordu umay
onu gören var mıydı? vardı
vardı ama umay onun yanında olmaya onu düştüğü karanlıktan çıkarmaya çalışan kalabalığıı görüyor muydu?
|
Şirret
"Eğer diş fırçanızı ıslatıp kedinin başına sürerseniz annesinin kendisini yaladığını düşüp mutlu olurmuş!"
"Kim söyledi bunu? Kedi mi?"
"Hayır ya, dalga geçme! Bir yerde duydum."
"Saçmalama abla, uyduruyorlar işte. Rahatsız etme hayvanı!"
|
Kral
"Eğer birgün benim sevgimden şüpheye düşersen güzelim, gözlerimin içine bak. Orada asla yalana yer bulamazsın. Çünkü gözler kalbin aynasıdır."
Bu sözlerinin ardından bana biraz daha yaklaştı. Siyah irislerini gözlerimden ayırmadan konuşmasını devam ettirdi.
"Seni seviyorum Funda. Sen sevsen de sevmesen de seni seviyorum."
Elimi tutup sol yanına, hızla atan kalbinin üzerine koydu.
"Bu kalp durana kadar hep senin için atacak."
Boşta kalan elimle gözlerimden akan yaşları sildim. Fakat bu birliktelik için yalnızca sevmek yeterli miydi? O ve ben biz olabilir miydik bilmiyordum...
Funda ve Seçkin.
Bir iş toplantısında karşılaşmaları bütün olacakların yalnızca başlangıcı, habercisi olmuştu.
Oysa şimdi biri mum biri ateşti. Biri yandıkça diğeri can buluyor, onun tükenişiyle hayatta kalıyordu...
|
İtalyan Kalemi
4.sınıf tıp öğrencisi olan nil ailesiyle olan kavgası yüzünden italyadan ayrılır ve okulunu bırakır. 4 yıl boyunca Türkiye`de Ankara`da yaşar güzel bir hayatı vardı ta ki isimsiz bir yabancının bir anda hayatına dahil olmasıyla son bulur.
|
Günahkâr Şairin Esareti
Ünlü şaire bir gazete yazarlığı teklifinin gelmesi üzerine yaptığı yorumdan dolayı tutsak edilip öldürülmesi ve katilinin hapisten çıktıktan sonra yeni bir hayata başlamasından esinlenmiştir.
Keyifli okumalar...
|
NEFHA
Her insanın yaşamında, birbirinden farklı renklerde dokunmuş hikayeler bulunur. Toprak ve Mila`nın hikayesi de, gizemle örülü, tutkulu bir serüvenin başlangıcıdır. İki farklı dünyanın kesişim noktasında, duyguların ve sırların birbirine karıştığı bu hikaye, aşkın ve geçmişin karmaşıklığını keşfetmeye davet ediyor.
Toprak Kılıç, güçlü bir işadamının gölgesinde büyüyen, gizemli geçmişiyle örülü bir adamdır. Mila Çevik ise, hukukun adaletini savunan bir avukattır. İki farklı dünya, birbirlerine çekildikçe, geçmişte saklı kalmış gerçekler ve duygusal çatışmalar gün yüzüne çıkar.
Bu hikaye, aşkın ve güvenin sınırlarını zorlayarak, derin duygusal çatışmaların ve trajik sırların ortaya çıkışını anlatıyor. Toprak ve Mila, kendi iç dünyalarındaki fırtınalarla başa çıkmaya çalışırken, birbirlerine destek olma yolunda ilerlerler.
Siz okuyucuları, Toprak ve Mila`nın arasındaki karmaşık bağın içine davet ediyorum. Bu hikaye, aşkın, acının ve keşiflerin hikayesi olacak. İki farklı karakterin, birbirlerine dokundukça hayatlarının ne şekilde değiştiğini gözlemleyeceksiniz.
|
LAHZA
Her an yeni bölüm gelebilir!
|
Mafya Mı?
İMDAT!BU ADAM KALBİMİ ÇALDI!
|
Siyah Saçlı Şeytan
Beş yıl süren mutlu bir evlilik ve bu evliliğin meyvesi güzeller güzeli bir kız... Dila`nın hayatının özeti aslında bunlardı. Eşi ve kızı ile kurduğu küçük dünyasında mutluydu fakat hayatına nasıl girdiğini anlamadığı siyah saçlı şeytan ile küçük dünyası alaşağı olacaktı.
Tüm hakları saklıdır.
|
Mülhemdeki Gölge
Tenime değen iğneler bir bir verdiğim sözleri göğsüme kazırken, içimde tarifsiz bir burukluk vardı. Aklımdan hiç çıkmayan sorular zihnimin içinde bir zehir gibi yayılıyordu.Uzun kirpiklerin, gül dudakların.. Dudaklarının hemen sol üstüne yerleşmiş küçük ben, Ölmek istediğim mezarlık, nabzının attığı yer. Saçlarının arasına karışmış deniz dalgaları.. İki gözüm, göğsüme kazıdım seni. Yaşanmamışları unutmamak için çizdim bütün zerreni. Yasla başını göğsüme, saç tellerin dağılsın kalbimin üzerine. Nabzın nabzıma değsin.
|
OKYANUSA SIĞINAN KUŞ
ALPHAN ALEN ÇAKIR & ALİNA FALAY
Kurgu Oluşturma Tarihi: 02.03.2020
KitapPad Yayın Tarihi: 20.08.2024
|
Çırpınırken
Delfin tüm kalbiyle tutunduğu öfkesi ve gururu ile yıllar boyunca kendi kabuğunda kalmıştı. Bu öfke ve gurur ile sarmaladığı kabukta yalnız değildi tabii. Hayatındaki tek güzel duygu olan sevginin tek sahibi olan oğlu Merih de vardı. Her ne kadar oğlu en sevgisiz hissettiği anında dünyaya gelse de geri kalan her gün sevgiye boğmuştu Delfin oğlunu.
Karısından yıllardır bir haber bekleyen ünlü oyuncu Derin Uçar`ın kulağına ise magazinin karısı olduğunu öğrendiği haberi çalınır. Ne yapacağını düşünürken bir de üstüne karısının ülkeye döndüğünü öğrenir ve soluğu onun yanında alır. Ona sırrının açığa çıktığını söylediğinde Delfin de ona kendi sırrını, yani öldü sandığı oğlunun yaşadığını söyler. Derin bu şok edici haber üstüne öfke ve mutlulukla kavrulurken ne yapacağını bilemez ama mutluluk duygusu ağır basar. Çünkü hâlâ sevdiği karısı ile tekrar bir aile olma şansı vardır. Ne yaparsa yapsın karısını sevmektedir. Ve Delfin`in de kendisini her şeye rağmen sevdiğine emindir. Aşklarına duyduğu güvenle Delfin`e tekrar birlikte yaşamalarını söyler.
***
Canı yanmış bir kadından daha korkuncu daha tehlikelisi daha kötüsü daha paramparçası yoktur...
***
|
Kayıp Ruhlar Çetelesi
Ağzımdan boğuk bir inilti çıktı. "Sana teslim olacağımı sanıyorsan, çok uzun bir süre beklemen gerek. Bu da senin pek işine yaramaz. Öyle değil mi?" Dedim nefes nefese
İğrenç bir şekilde sırıttı "seni sonsuza kadar bile beklerim güzelim. Ama gerek yok, sen başından beri bana teslimsin zaten."
O gün gerçekten bir psikopatla tanıştığımın farkına vardım. Onun sınırları yoktu. Kalbi taştan, ruhu şeytanın küllerinden yapılmaydı. O kötüydü, gaddardı, uyanıktı. Ama asla benim kadar kurnaz değildi. Benim zihnimde onun emirleri geçersizdi. Kuklası değildim ve olmayacaktım da. Oyun, ben istediğimde başlayacaktı ve ben ne zaman istersem o zaman bitecekti. Şimdi, hazırsanız oyunu başlatıyorum.
071221
|
Ölüler Diyarı Kralı
O tüm ihtişamıyla kalbimi tamamıyla ele geçiren cehennem,
Ben ise her şeyden habersiz onu büyüleyen vazgeçilmez cennet.
Aldığımız alevin ortasında ya yanıp kül olacaktık ya da o alevin ta kendisi. Peki ya ikimiz de çıkışı olmayan bir kuyuya sürükleniyorsak? Ya her şey kirli zihinlerimizin bize bir oyunuysa?
Cevabını öğrenmeye hazır mısınız?
Özet
25 yaşındaki Adal Bulut sıradan bir psikologdur. Çalıştığı hastanede işleri bozulma aşamasıdayken karşısına gizemli bir hasta çıkar, Kahra Aksoy. Büyük bir teklif ve bu teklifin karşılığında istediği garip anlaşmasıyla gelir. Büyük teklifi reddetmek istemeyen Adal, anlaşmayı kabul eder ve o günden sonra tüm hayatı akıl almaz bir şekilde değişir.
090919
|
İnfial
"Tek bir yasak var ölemezsiniz! O zaman başlıyoruz .Görev 1..."
----
Hızlı hızlı adımlarken kulağımda onun sesini duydum. Ölümcül bir saklambaçtı bu. O saydı ben nefes nefese tamamladım.
Bir
Ruhum kir
İki
Kayboldu seninki
Üç
Onu bulmak güç
Dört
Bütün günahları ört.
Beş
Seçtin onu eş
Altı
Gözlerimi kapattı
Yedi
Bekledi
Sekiz
Geçmişten eskiz
Dokuz
Artık sıkılmaya başlıyoruz
On
Son
Bağlantı kesildi. Bu sefer gelen ses arkadaşımındı.
"Sana tek başına gitmemeni söyledim. Budalalık bu!"
"Çok geç!"
Hızlı adımlarım karşımdaki kişiyi görmemle durdu.
"Onu buldum!" Şaşkınlıkla dudaklarımdan firar eden kelimeler boğazımda düğümlenmişti.
"Ne!" Birkaç saniyelik sessizlikten sonra endişeli bir ses tekrar kulağımı tırmaladı.
"O burada..."
"...çıkın ikinizde hemen oradan çıkın çabuk!"
Sırılsıklam olmuş halimi umursamadım. Kulağımda bana bağıran arkadaşımın sesi artık çok uzaktan geliyordu. Yavaş yavaş ona yürürken ayaklarım beni zar zor tutuyordu. O da bana benimkinden daha hızlı adımlarla yaklaşmaya başladı. Aramızdaki sadece bir mesafe değildi yıllardı acıydı...
Tam ortada buluşup göz göze geldiğimizde dudaklarından bir kelime döküldü lakin tam o sırada kaderin cilvesi olsa gerek büyük bir şimşek çaktı. Kelimesi fısıltıya dönüştü. Dudaklarını okuyamadım. Yağmur sesimizi bastıracak derecede yağıyordu. Ona ne dediğini soracakken gözlerimin önünde bir perde belirmişti. Başım döndü, dengemi sağlayamadım. Görüş alanım bulanıklaşmıştı. Bana neler olduğunu anlayamıyordum. Onun bakışları mı değişti? Çok bulanıktı ayırt edemiyorum fakat bu gördüğüm korku mu? Sırtımda bir sızı hissediyorum bedenim beni tutmuyordu yere düşerken beni tutan parmakları hissettim. Birlikte mi düştük? Sanırım bilincimi kaybediyorum. Ona sormam gerek ne demişti?
|
Günah Keçisi Serisi - II Sil Baştan
Soğuk ve Karanlık...
Ruhumun ve bedenimin derinliklerine inerek, her geçen gün daha da etkisini gösteriyordu sanki... İnatla! Yılmadan... Nedenini bilemesem de son ana kadar direnmek istiyordum...
Son ana kadar...
... ... ... ...
Serimin ikinci kitabına herkesi beklerim :)
Şimdiden teşekkürler arkadaşlar.
Başlama Yılı 2016
Bitiş Yılı 2017
|
Çekirdek / Texting
Çekirdek ile kolanın tadı, 1.55`lerin yeri ayrı.
|
Çırağın Yaralı Sümbülü
“Senin kalbine de sıva yapılabilir ama ben bizzat kendim iyileştirmek istiyorum sözlerimle,duygularımla…”
“Benim kalbim çok yara almış Batum.
Ne sen çare olursun ne de bir başkası.
Ben tamir edilemeyecek kadar parçalandım ve parçalarım heryere savruldu onları bulmaya da kimse çalışmadı bu zamana kadar.Sende boşa çabalama.”
“Ben iyileştiririm.Toplarım…nereye dağılan parçan varsa arar bulurum.Ben Batum Gürcü’yüm yaparım dediysem yaparım.Ve ben seni iyileştireceğim Yaralı Sümbül’üm…”
|
SENDEN UZAKTA
İsabella Mercier mükemmel zevki, ondan da mükemmel moda anlayışıyla sadece Londra`nın değil Avrupa`nın da en beğenilen terzisiydi. Üstelik eşsiz bir güzelliğe sahipti. Sebastian St. James`le tanışıncaya kadar aldığı tüm övgülere ve hatırı sayılır müşterilere rağmen son derece sakin ve mütevazı bir yaşam sürüyordu.
Sebastian St. James, Warwall Dükü, İsabella`nın hayatına bir fırtına gibi girmişti.
Onunla saygın bir geleceğe sahip olması mümkün değildi ama yine de bu güçlü ve soylu erkeğe derinden bağlandığını hissediyordu.
Sebastian St. James; bir dük olarak topraklarına, o toprakların insanlarına karşı görevlerinin ne olduğunu bilerek yaşıyordu. Henüz çok gençken yaptığı evlilikten geriye sadece hayatındaki en değerli varlık olan kızı Elizabeth kalmıştı. Onun için yapamayacağı fedakarlık yoktu. Bir daha asla evlenmemeye dair ettiği yemini sırf Elizabeth`in geleceğini düşünerek bozmaya kararlıydı.
Karşılaştıkları ilk andan itibaren fazlasıyla ilgisini çeken İsabella Mercier, Warwall Dükü için uygun bir evlilik adayı asla olamazdı. Soylu değildi ve evlilik çağını geride bırakalı yıllar olmuştu, üstelik hayatını üst düzey aristokrat kadınların elbiselerini dikerek kazanıyordu.
Kadınlarla ilişkilerinde hep kontrollü olan Sebastian, İsabella`nın sakin tavırları, gizemli kişiliği ve akıl almaz güzelliği karşısında mantıklı düşünmekte zorlanıyor; onunla bir gelecekleri olabileceğine inanmak istiyordu. Ne var ki henüz İsabella`nın geçmişini bilmiyordu.
|
Can Pare'm
"O hiç bilmese bile, canımdan bir parça ve ben onu istesem de söküp atamam..."
|
Ankara Rüzgârı: Sırlar Kadehi
Ankara Rüzgârı isimli Kitapped`de ilk kitaptır.
İlk bölümü çok yakında Kitapped`de
Tiktok_burcin286
YouTube_Kitaplar_Ruhum604
|
SABIKALI (FRANCO)
Bir Sage Taylors romanı...
Kasabaya yeni taşınan Daniella küllerinden doğmaya çalışırken, eski bir oteli de hayata döndürmek istiyordu.
Ailesine ait bu yer onu yeni ve iyi bir şeylere başlatmış olacak ve geçmişi ona unutturacaktı.
Ancak hayat ona en kötü esprisini henüz yapmamış gibi kasabanın en varlıklı ve tehlikeli ailelerinden De Lucaları karşısına çıkarmıştı.
Bu tıpkı yağmurdan kaçarken doluya tutulmak gibiydi.
Oysa Daniella en büyük tutulmayı parmaklıklar ardındaki Franco ile karşılaştıklarında hissedecekti.
Geçmişinden kaçan güçlü bir kadın...
Geleceği olmayan karanlık bir adam...
Birlikte güneş ve ay gibiydiler...
Gece ile gündüz...
Çünkü birini içine çekmeye çalışan karanlık, diğerinin tüm dünyasıydı.
|
𝐌𝐀𝐑𝐒𝐄𝐋
Efsun Alev Zemheri ayakları üzerinde durabilen, iki kardeşine bakan, iş hayatında saygın bir yere sahip bir kadınken aynı zamanda Türkiye`nin en ünlü anonim olan `MARSEL` adındaki bir haber sayfasının sahibiydi.
Yaptığı haberlerde herhangi bir sorun görmese da bazıları onun gibi düşünmüyordu. Ayakları üzerinde duran, kendini ezdirmeyen Efsun adı gibi insanları etkisi altına alırken, bir kişiyi hem etkisi altına almış hem de alevler içinde yakıyordu.
Peki bu aleve Efsunda katılacak mıydı?
|
TUTSAK AŞK
Kimse Lavinya’nın başarabileceğini düşünmüyordu. Ama Lavinya başardı ve avukat oldu. Basketbol ile ilgilenen bir çocuğa iftira atılır ve Lavinya onun avukatı olur. İkiside başına geleceklerden habersizdi. Bu iki çiftimizi ne bekliyordu?
|
0% |